Köşe Yazarları Kelebekler de Ağlar /
2013-11-21 00:21:31 - Bu haberi 413016 kişi okudu.
Minik çocuk ve annesi bir kır gezisine çıkarlar. Çocuk, dikenliklerin üzerine konup konup uçuşan kelebekleri görür. “Anneciğim, ne kadar da güzeller.” Der. Annesi, elinden sıkıca tuttuğu kızının elini bırakır ve; “Git yakından bak.” Der. Çocuk kelebeklerin yanına doğru koşarak gider. Kelebekler çocuktan hiç korkmazlar. Korkmadıkları gibi çocuğun omzuna, kafasına ve saf sevgiyle açılan avuçlarına konarlar. Çocuk çok mutlu olur. “Anneciğim görüyor musun! Beni çok sevdiler, benden hiç kaçmıyorlar. Tıpkı senin gibi başımı, omzumu ve avuçlarımı okşuyorlar.” Der. Anne sadece izler. Büyük keşfin lezzetini ve çocuğunun gözlerindeki yakamoz ışıltısını, müthiş sükûnetiyle onurlandırır. Minik çocuk gözlerini en yukarıya kaldırarak kafasına konan kelebekleri görmeye çalışır ve bir yandan da; “Ne kadar da hafifsiniz.” Diye mırıldanır. Çocuğun mırıldanışını duyan anne çocuğuna yaklaşır ve “Yavrum sevgi, huzur böyle bir şeydir. İnsan tepeden tırnağa sevgi ve huzurla dolsa da hiçbir şekilde yük olmaz.” Annesinin söylediklerinin içinden sadece sevgi dikkatini çeken minik çocuk avuçlarındaki kelebekleri kendisine doğru yaklaştırır ve sevgi ile ilgili en sık duyduğu cümleyi rengarenk kelebeklerin, göremediği kulaklarına fısıldar. “Sizi çok seviyorum sevgili kelebekler.” Çocuğun nefesinin rüzgârıyla birazcık havalanan zarif kelebek, çocuğun burnunun üzerine konar. Hafif kanat hareketleri yapar ve kendince “Biz de seni çok seviyoruz miniğim.” Der. Çocuk zarif dostlarını korkutmamak ve incitmemek için yavaşça annesine döner ve can alıcı sorusunu sorar. “Anneciğim, bir şeyi merak ediyorum. Bu kadar güzel ve cana yakın bir canlı hiç üzülür mü? Ben üzülünce, canım acıyınca ağlarım. Acaba kelebekler de üzülüp ağlar mı?” Anne bu soruya birazcık şaşırır ve geçiştirmek ister. “Canım benim, bu durum seni birazcık üzebilir ama yine de bilmelisin. Kelebekler biz insanlardan biraz farklıdırlar. Onların hayatları bizimkinden çok ama çok kısadır. Kelebekler işte bu kısacık hayatlarını dolu dolu yaşamak için çabalarlar ve senin güzel kalbinin derinindeki şeyi yani sevgiyi arar dururlar. Bulduklarında da kısa süre içinde sevgi dolu kalplerini üzüntü kaplayıverir.” Deyince çocuk annesinin sözünü tamamlamasını bile beklemeden; “yani anneciğim, kelebekler hayatları kısa olduğu için mi ağlarlar?” diye tekrar sorar. Annesi sözlerini tamamlar, “Hayır tatlım, hayatları kısacık olduğu için ağlamazlar. Sevgi dolu bir insanı bulduktan sonra onunla, sonsuza kadar yaşayamayacakları için üzülüverirler ve ağlarlar. Ama unutma ki bundan yine de şikâyetçi olmamaya, seninle olmanın tadını doyasıya çıkarmaya çalışırlar.” Çocuk annesine gülümseyerek bakar ve anladığını belli etmek için, “Tamaaam. Yani kelebekler, onları seven insanlardan ayrılmak istemediklerinden ağlarlar.” Der. Çocuk üzerindeki kelebeklere seslenir. “Siz hiç üzülmeyin olur mu? Sizler benim yanımda olsanız da olmasanız da ben sizi hep seveceğim.” Çocuk seslendikten sonra burnunun üzerindeki kelebeği parmağının ucuna alır ve minicik bir öpücükle aralarındaki sevgi bağını perçinler. Çocuk annesine tekrar döner ve, “Peki anneciğim, kelebekleri üzüp ağlatan başka şeyler de var mıdır?” diye sorar. Anne; tüm dünya, insanlar ve yaşanan tüm kötülüklere karşı çocuğunu her ne kadar koruma çabasında olsa da çocuğunun bazı gerçekleri öğrenmesini; kötülüğün zararlı bir organizma gibi tüm dünyayı yavaş yavaş kemirdiğini bilmesinin gerekli olduğunu düşünür ve, “Tatlım, gördüğün gibi kelebekler çok hassas canlılardır ve çabuk incinirler. Eğer dikkat etmezsen canlarını yakıverirsin. Tabi sen onlara çok güzel davranıyorsun, sen şefkatlisin. En az onlar kadar hassassın ama herkes senin gibi değil. Bu dünyada kötü insanlar da var maalesef. Bu insanların kimileri bu güzelim canlıları yakalamaya çalışırlar ve yakalarlar da. Sonra onların canlarına kıyarlar. Camdan kutuların içine koyarlar ve onları insanlara gösterirler ve kendileriyle de övünürler. İşte kelebekler bu insanları görünce ve yapmaya çalıştıklarını anlayınca çok üzülürler. Bu yüzden kelebekler de ağlar.” Deyince minik çocuk bir anda tüm anaç duygularıyla ve minik dostlarını koruma arzusuyla, “Ay, kıyamam onlara, bunu insanlar nasıl yapabilirler. Ben onları bir cam arkasında yıllarca üzüntülü görmektense, buracıkta bir dakikacık mutlu görmeyi tercih ederim. Kıyamam onlara.” Der. Anne çocuğunun önünde çömelir ve ellerini sıkı sıkı kavrar, çocuğuna en büyük nasihatini verir. “Canım kızım, sen iyi bir insansın ve büyüdüğünde de hep iyi bir insan olarak kalmalısın. Bak eğer kötü insan olmayı seçersen unutma ki kelebekler de ağlar.” YAZARA AİT DİĞER YAZILAR |
Filiz Çapar Şahin
Cengiz CENGİSİZ
Kamil DAYI
Yasemin ŞENGÖR
Mithat POLAT
2019-11-04 uye_1 2017-12-18 uye_21133 2017-11-03 uye_1 2017-04-11 uye_24471 2017-04-11 uye_24471
Ergende Problem
Davranışlar |
Copyright © Turkpdr.com | 2010 | Bu sitede yer alan içerikler kaynak gösterilmeksizin kopyalanamaz ve yayınlanamaz | Bizimle Çalışmak ister misiniz? |